Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi üyeleri, ayrılmak istediği sevgilisi tarafından yakılan Şennur Vatansever’in katledilişine sessiz kalmadı. Nilüfer Kent Konseyi’nde bir araya gelen gönüllüler, bir basın açıklaması düzenleyerek tepkilerini dile getirdiler. Basın açıklamasını Kadın Meclisi Başkanı Cevriye Coşkun Kayış okudu.
Yine bir erkek vahşeti, yine bir kadın cinayeti..
Bursa’da ayrılmak istediği sevgilisi tarafından yakılan Şennur Vatansever’in acısı bizim de içimizi yaktı, kavurdu. Bir kız kardeşimizi daha erkek şiddetinden dolayı kaybetmenin hüznü içindeyiz.
Ülkemizde her üç kadından biri fiziksel şiddet görüyor. Günde ortalama 5 kadın, cinayete kurban gidiyor.
Bianet’in 2018 Ağustos ayı verilerine göre erkekler, 20 kadını ve 1 kız çocuğunu öldürdü.
Sadece Eylül ayında erkekler tarafından öldürülen kadın sayısı 45 oldu.
2018 yılı başından bu yana ise, 270 kadın katledildi. Dile kolay.. 270 hayat söndü..
Her yıl işlenen yüzlerce kadın cinayetinin kanıksanmış olması, ülkenin en büyük utancıdır insanlık suçudur. Bu algıyı yaratan medya ve siyasiler bu ölümlerden en az katil kadar sorumludur!
Ve bu cinayetlerden bir tanesi 23 Eylül 2018’de Bursa’da gerçekleşti. Şengül Vatansever, Bursa’nın Yıldırım ilçesi Millet Mahallesi’nde bir araç içerisinde önce darp edildi, sonra çırılçıplak soyulup üzerine benzin dökülüp yakıldıktan sonra araçtan atıldı. Şengül de, kendisinden önce öldürülen kadınların yer aldığı vahşet listesine dahil oldu.
Şengül’ün başına gelenleri dile getirince bile insan olanın kanı donuyor.
Kadına yönelik şiddetle mücadele, Türkiye'nin imzalamış olduğu uluslararası sözleşmeler ve Birleşmiş Milletler kararları devletin öncelikli sorumluluklarından birisi olmalıdır. Devletin, kadına yönelik her türlü şiddeti önlemek üzere yasa yapmak, bu yasaların uygulanmasını sağlamak ve denetlemek, kadınların yaşam hakkını korumak, caydırıcı önlemler almak gibi zorunlu görevleri vardır.
Kadın cinayeti davalarında ‘haksız tahrik’ indirimi uygulamalarına bir an önce son verilmelidir.‘Takım elbiseli katillerin’ iyi hal indirimleri ile suçu hafifletilmemelidir.
Aile birliğinin sağlanması adı altında kadınları ikinci planda bırakan, kendilerine şiddet uygulayan erkeklerle bir arada yaşamaya zorlayan uzlaştırma girişimleri yani arabuluculuklar kadına yönelik şiddeti ve ayrımcılığı artırmaktadır. Kadının yaşadığı sorun artmakta, kadınların can güvenliği sağlanamamaktadır.
Kapatılan kadın danışma/ dayanışma merkezleri açılmalı, yerel yönetimlerin kadın sığınma evi açma sorumluluklarını yerine getirip getirmedikleri denetlenmeli, şiddete maruz kalan kadınların bu merkezlerde uygun koşullarda ve gizlilikleri korunarak kalmaları sağlanmalıdır.
Kadınlarla ilgili yasalar yapılırken bu konuda ciddi bir birikim ve deneyimi olan kadın örgütleriyle iş birliğine gidilmelidir.
Şiddet nedeniyle bir kadının yaşamını yitirmesi devletin sorumluluğudur. Devlet, bu konuda üstüne düşeni yapmalıdır! Bir canı daha yitirmeye takatimiz kalmadı!
Sevelim ama insan gibi sevelim.
Katledilen Şengül Vatansever katledilmeden önceki son sosyal medya paylaşımında şöyle söylemiş; “Mesele sevmek değil azizim, kime sorsam herkes seviyor zaten. Mühim olan güzel sevebilmek, kırmadan, dökmeden, yormadan, acıtmadan”
Çocuklarımıza kadın ve erkeğin eşit olduğunu öğretelim, topluma kadının ikincil bir varlık olmadığını haykıralım, devlete kadın hakları konusundaki eksikliklerini tamamlaması konusunda gerekli tüm baskıları yapalım! Biz kadınlar birlikte güçlüyüz! Bir kız kardeşimizi daha erkek şiddetine kurban vermeyelim!
Bizler, dünyayı değiştirecek gücümüz olduğuna inanıyoruz. Dilimiz, ten rengimiz, inancımız, etnik kökenimiz ne olursa olsun aynı acılardan baskılardan nasibini alan kadınlar olarak bir arada duruyoruz. Çünkü biliyoruz ki, güçlüyüz, omuz omuza dayanışma ile gücümüzü çoğaltabiliriz. Şiddetten arınmış, kadın – erkek eşitliğinin anayasal güvence altına alındığı; sınıfsız, sömürüsüz, savaşsız ve adil bir dünyada yaşamak istiyoruz. Bizi görünmez zincirlerle saran bu zihniyetin kara kaplı defterini tarihin tozlu raflarına gömeceğiz!
Kadın cinayetlerine karşı, ayrıştırmaya, ikincilleştirilmeye, baskı ve erkek zulmüne karşı yasta değil isyandayız!
Barıştan yana, eşitlikten yana, adaletten yana umudumuzu kaybetmeyeceğiz! Haklarımızı kazanana kadar, barış gelene kadar, eşit olduğumuz ana kadar mücadele sözümüzden asla caymayacağız!
NİLÜFER KENT KONSEYİ KADIN MECLİSİ