Bursa uyuma, Milli Parkı'na sahip çık!
02.11.2014
00:00

1961 yılında ‘Milli Park’ ilan edilen ve 33 bitki türü ile beraber, 1320 endemik bitki türünün koruma altına alındığı Uluğdağ'da yapılan ağaç kesimi için sivil toplum kuruluşları bir araya geldi. Bursa Barosu, Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği (Doğader), Nilüfer Kent Konseyi Uludağ Çalışma Grubu, Bursa Arama Kurtarma Spor Kulübü Derneği (BAKUT) ve Zirve Dağcılık Bursa Şubesi temsilcilerinin katılımıyla kurulan 'Uludağ’a Dokunma Platformu', Uludağ’da yapılan ağaç kesimine yönelik eylem düzenledi. Sarıalan'da platform adına açıklama yapan Bursa Barosu Çevre Komisyonu Başkanı Avukat Eralp Atabek, milli park ilan edilerek koruma altına alınan alanların Avrupa’da % 11,5, dünyada % 6 olmasına rağmen Türkiye’de bu oranın sadece % 1 seviyesinde olduğunu söyledi. 

Milli Park kapsamındaki Uludağ'da ağaç kesimini protesto eden çevreciler, 'Bursa uyuma, Milli Parkı'na sahip çık' ve 'Sermaye, Uludağ'dan elini çek' şeklinde sloganlar attılar.

 

Nilüfer Kent Konseyi Uludağ Çalışma Grubu'nun da bileşeni olduğu 'Uludağ'a Dokunma' Platformu Basın Açıklaması

Sevgili Doğaseverler, Sevgili Bursa Halkı

- Milli park ilan edilerek koruma altına alınmış alanlar, Avrupa’da %11,5, Dünya’da % 6 iken ülkemizde çok düşük bir oranla % 1’dir. Uludağ, 1961 yılında Milli Park ilan edilmiş, dünyada sadece Uludağ’da bulunan 33 bitki türü ile beraber,1320 endemik bitki türü koruma altına alınmıştır. Ormanları ve su kaynaklarıyla sadece Bursa için değil, tüm güney Marmara için yaşamsal öneme sahip olan Uludağ, sermaye, devlet ve yerel yönetim işbirliğiyle oluşan yapılaşmalardan dolayı her geçen gün Milli Park özelliğini kaybetmektedir.

- Milli Parklar Kanunu’na göre, ekolojik denge ve doğal eko sistem bozulamaz, yaban hayatı, bitki ve ağaç türleri tahrip edilemez. Savunma amaçlı askeri tesisler dışında hiçbir yapı ve tesis kurulamaz ve işletilemez.

- Uludağ’da endemik bitki türlerinin en yoğun bulunduğu alan üzerine geçmiş dönemde oteller ve kayak pistleri yapıldı. Son dönemde Sarıalan ve Çobankaya’da bölgesinde ağaç kesilerek yapılan bungalovlar, inşaatı başlanan ve yapımı planlanmış sosyal tesisler, kongre merkezleri, spor tesisleri, otoparklar, AVM inşaatları ve en son Yeni Teleferik inşaatı gibi yapılaşmalar; 53 yıl önce devleti yönetenlerin koruma altına aldığı Uludağ’ı, yine devleti yönetenlerin gözden çıkardığını gösteriyor.

- Bu gün buraya toplanma amacımız Uludağ’daki yapılaşmayı hızlandıran ve bir turizm merkezi haline dönüştüren, mahkeme kararlarının ve kanunların hiçe sayıldığı Yeni Teleferik projesidir.
- Teleferik projesinin ilk ortaya çıktığı 1. Projede istasyon alanlarına çok geniş ticari alanlar içerdiği ve bir milli parkta olmaması gereken otel inşa planı bulunduğu için açtığımız davayı kazanarak iptal ettirmiştik.

- Ortaya çıkan 2. proje uygun olduğu için itiraz etmedik. Ancak teleferik inşaatı devam ederken ağaç kesilmeden yüksek direklerle geçileceği planlanan Sarıalan - 2. Bölge arasındaki yoğun ormanlık alanda gözlerden uzak biçimde projede değişik yapılarak ağaç kesimine başlanması üzerine dava açtık. 15.07.2013 de başlayan yasa dışı ağaç katliamı, Bursa Barosu, Şehir Plancıları Odası Bursa Şubesi ve DOĞADER’in açtığı dava sonucunda, 30.07.2013'de Bursa 2. İdare Mahkemesi tarafından durduruldu.

- Bu tarihten sonra Bursa Barosu, Doğader, Nilüfer Kent Konseyi Uludağ Çalışma Gurubu, Bakut, Zirve Dağcılık Bursa Şubesi bir araya gelip Uludağ’a Dokunma Platformu’nu kurduk. Platform bileşenleri olarak, mahkeme kararının uygulanması için kesim alanı denetlenmesi, bilgilendirici broşür dağıtımı, basın açıklamaları gibi çeşitli eylemler yaptık. Nisan 2014’de Bakanlığa, kesilen ağaçların yerine yeni fidanları dikmek için başvurduk ama mahkeme süreci bahane edilerek HAYIR yanıtı aldık. Kısacası artık Milli Parklarda ağaç kesmek yasal, ağaç dikmek ise yasa dışı olmuştu.

- 10 ay boyunca mahkeme kararına uyuyormuş gibi görünen yöneticiler, Mayıs 2014 de Bursa Valisi'nin ‘’Teleferiği ağaçların üstünden oteller bölgesine götüreceğiz’’ açıklamasından sonra yüksek direkli plana döndüklerini öğrendik.

- Bursa Valisinin “ağaç kesmeyeceğiz” açıklamasından iki hafta sonra ‘’Pilon (Direk temel alanı) bahanesiyle 2. Bölge Sobran Deresinden Sarıalan’a doğru planlanan teleferik güzergahı üzerinde 500 metrelik alanda yaklaşık 700 ağaç daha kestiler. Bu durumu resmi olarak belirlemek için Asliye hukuk mahkemesine dava açtık. Mahkeme bilirkişi heyeti bu ağaçların yeni kesildiğini 01.07.2014 tarihli raporla kanıtladı. Bu rapor, Orman Bakanlığı’nın, Milli Parklar Müdürlüğü’nün, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin ve teleferik yapımını üstlenen Leitner Şirketinin, Mahkemenin verdiği kararı tanımadığı, hiçe saydığı, görev ihlali yaptığı ve devlet aleyhine suç işlendiklerinin açık kanıtıdır.

- Hukuki süreç devam ederken, yöneticiler adaleti yok sayıp, basın aracılığıyla ‘’Bir ağaç bile kesmeden, teleferiğin otellere gidecek’’ yalanıyla Bursa halkını kandırmayı sürdürdüler.

- Oysa bu açıklamalar yapılırken bile ağaçlar kesiliyordu. Şu anda üzerinde durduğumuz yol, Teleferik direklerine malzeme götürmek için ağaç keserek ve bitki türlerini yok ederek yaklaşık 2 ay önce yine yasa dışı olarak açılmıştır. Milli Park orman içinde ağaç keserek bu yol gibi daha bir çok yol açılmıştır.

- Uludağ Milli Parkındaki hukuksuzluklar bununla sınırlı değildir. Çobankaya Bölgesinde inşasına başlanan bungolov (kütük ev) için açtığımız dava, Ocak 2014’ Bursa 3. İdare Mahkemesi’nin “iptal” kararı ile sonuçlandı. Mahkeme kararını verdiğinde bungalov inşaat işi yarı yarıya tamamlanmıştı. Ocak 2014 tarihinden sonra üzerinde çivi dahi çakılmaması gereken kütük evler yapımı Milli Parklar Müdürlüğü tarafından mahkeme kararı ihlal edilerek tamamlandı. Mahkemece iptal edilen bu yapılar kanunsuz biçimde tamamlanarak hazır duruma getirildi. Çobankaya’da da Orman Bakanlığı, Milli Parklar Müdürlüğü mahkeme kararlarını yerine getirmeyerek suç işlemiştir.

- Sonuçta Uludağ devletin korumakla yükümlü olduğu bir alan halinden çıkarılıp, hukuk yok sayılarak, devlet eliyle yok edilen bir alan haline dönüştürülmüştür.

- Uludağ Milli Parkı toplumsal ve ulusal bir değerdir. Hukuku yok sayan yöneticilerin, çok uluslu şirketlerin, rantiyecilerin ve talancıların çiftliği değildir.

- Uludağ Bursa’nın yaşam kaynağıdır. İnsanıyla, ağacıyla, bitkileriyle ve yaban hayatı ile bin bir canlının vatanıdır.

- Uludağ turizm merkezi değil, milli parktır. Milli Park Kanunları uygulanmalıdır.

BURSA BAROSU-TMMOB-ZİRVE DAĞCILIK BURSA ŞUBESİ-BAKUT-NİLÜFER KENT KONSEYİ ULUDAĞ ÇALIŞMA GURUBU-DOĞADER

 

 

 

Sosyal Medya’ da bize katılmayı unutmayın !
Nilüferli olmanın ayrıcalığını yaşamak, etkinliklerimizden haberdar olmak ve üyemiz olmak isterseniz lütfen e-posta adresinizi yazınız…