Herkes için adil ve sağlıklı gıda düşüncesini konuşmak için gerçekleştirilen Gıda Toplulukları Forumu, Nilüfer Dernekler Yerleşkesi'nde yapıldı.

Kırsal Alan Çalışma Grubu Başkanı Celalettin Çakır'ın konuşmasıyla forum başladı. Nilüfer'de sağlıklı gıda tüketmek için kurmayı amaçladıkları gıda topluluğundan söz eden Çakır, bununla da küçük çiftçiyi kalkındırmayı hedeflediklerini söyledi.

Sonrasında Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey konuşmasını yapmak için kürsüye geldi.
Nilüfer'de, eskiden tarım yapmakta ne kadar zorlandıklarını, temiz su ve temiz gıdaya ulaşmanın güçlüklerini dile getirdi. Foruma konuk olan, Milletvekili Dr. Ceyhun İrgil, dünyadaki sağlıklı toplumlardan bahsetti. Türkiye'nin de aynı hedefe ulaşması gerektiğini belirtti.

Nilüfer Belediye Başkan Danışmanı Arca Atay, 
gıda topluluğu kurma konusunda bilgi alışverişi yapmayı hedeflediklerini, gıdanın çok önemli bir mevzu olduğunu söyledi. Atay; 'Hastalıkların çoğu sağlıksız gıdadan kaynaklanıyor. Nasıl adil ve sağlıklı gıdaya ulaşabiliriz onları konuşacağız.' dedi. Forum konuklarını konuşmalarını yapmak için kürsüye davet etti.

Ankara Doğal Besin Bilinçli Halk Destekli Tarım Grubu'ndan Ayşegül Çerçi, organik ekolojik ürüne nasıl ulaşırız, tarımsal üretim yöntemleri nelerdir konularını yanıtladı. 'Doğal olanı organik pazarlardan alabiliriz. Nilüfer Organik Pazar öncü konumunda. Topluluk destekli tarım modeli ise Japonya'da başladı. Civa karışan sağlıksız gıdalar sonucunda bu ihtiyaç ortaya çıkmış, dünyaya yayılmıştır. Gıda Toplulukları tüketiciye güvenilir gıdanın olabileceğini gösterebilir. Dünyanın pek çok yerinden gıda topluluğu hakkında bilgi edinmek için www.gidatoplulugu.org dan bilgi alabilirsiniz.'

Yeryüzü Derneği'nden Aytaç Timur deneyim paylaşımı ile konuşmasını başlattı. Japonya'dan modelle başlayan topluluklar, Fransa'ya yayıldı. Biz de Fransız modelini benimsedik. İtalya'daki Terramadre Topluluğu'ndan örnekle aşçı ve müzisyenleri de kendi topluluğumuza dahil ettik. Daha eğlenceli ve lezzetli gıdalar üretmek için. :) 
Sürdürülebilir gıda sistemi olmadığı için sağlıklı beslenemiyoruz. İmece usülünü unuttuk. Köylü dahi unuttu. İlk yapılacak şey üreticiyi tanımak. Güven ilişkisi kurmak gerekiyor. Türkiye genelindeki topluluklarla iletişimde olmak gerekiyor. Uzaktan değil yakında bulunan üreticiden ürün almak gerekiyor.' dedi.

Boğaziçi Mensupları Tüketim Kooperatifi (bükoop) dan Zeynep Kadirbeyoğlu kooperatifler süreçlerinden bahsetti. Kadirbeyoğlu;' Bizim en önemli derdimiz küçük üreticinin yok olmasıydı. Nasıl destekleriz küçük üreticiyi diye düşündük. 2009 yılında kooperatif kuruldu. İlk başta aylık siparişlerle başladık. Sonrasında çiğ süt üretimine geçtik. Aylık siparişten günlük satışlara başladık. Gönüllülük ile kooperatifi başka bir noktaya getirdik. İş bölümü ile başardık bunu.'

Balıkesir'den Nejdet Bayhan; 'Yerli tohumun inanılmaz azaldığını gördük ve yerli tohumla ekmek üretmeye karar verdik. Bu işle uğraşmanın başlı başına gönüllülük olduğunu düşünüyoruz. Üretim yaptığımız yerde yaşıyoruz ve bir fırın yaptık. 4-5 çeşit buğdayla ekmek üretimi yapıyoruz. Bölgedeki eski değirmende öğütme yapıyoruz. Geleneksel gıda işleme metodlarını kullanıyoruz. Gıda toplulukları kendi içine kapalı kalmaktan vazgeçmelidir. Doğal tarım yaygınlaştırılmalıdır. Kimyasal gübre karbon ayak izini yüzde 18 artırıyor. Dolayısı ile, bizim buna engel olmamız gerekir. Doğal tarım ile ilgili araştırma yapacak kaynak dahi bulamıyoruz. Hepsi yok ediliyor buna direnmek lazım. Gıda karşıtı yasalara karşı mücadele etmek gerekiyor. Geleneksel yapıyı bozmadan pazarlarda panayırlarda çalışmalıyız.'

Başka Bir Gıda Mümkün Girişimi'nden Kadir Dadan; 'Doğal, yerel ilaçsız üretim vs gibi uygulamalarla Erdek Ocaklar'da üretime başladık. 15 senedir emek veriyoruz bu işe. Gdo'ya Hayır Platformu ile başladık ve bugünlere geldik. Çeşitli toplantılar ve eylemler gerçekleştirdik bu sürede. Bizler yerli tohum ve su değirmeni ile ekşi maya geleneksel ekmek üretimi yapıyoruz.' dedi. Gerçek gıdanın tanımını yapan Dadan, bunun gerekliliğine dikkat çekti.

Konuşmalardan sonra soru yanıt kısmına geçildi.
Ardından tüm konuklara Teşekkür Belgesi verildi.